Yaklaşık 30 yıllık çalışma hayatının ardından emekli olan Haydar Durmuş, 2000 yılında ilçeye bağlı Elmaalan Mahallesi’nde yaptırdığı 3 katlı apartmanı sanat galerisine dönüştürdü.
Haydar Durmuş, çocukluğunda babasının işlettiği kahvehanede masalarda bırakılan boş sigara paketlerinin üzerine insan ve otobüs figürleri çizerek resim yapmaya başladığını söyledi.
İlkokulda resim yeteneğinden dolayı arkadaşlarının yanında farklı bir yeri olduğunu dile getiren Durmuş, lise yıllarında resme olan ilgisinin daha da arttığını ifade etti.
“Resim sevdası yüzünden öğretmen oldum”
Durmuş, 1965 yılında üniversiteden mezun olduktan sonra aynı yıl resim öğretmeni olarak atandığını anlatarak, “Öğretmenliği düşünmezken resim sevdası yüzünden öğretmen oldum. Fakat sonra öğretmenliği de sevdim” dedi.
Öğrencilik yıllarından başlayarak paletinin hala kurumadığını ifade eden 79 yaşındaki Durmuş, “Hep çalıştım. Ankara, İzmir, İstanbul olmak üzere çeşitli illerde birçok sergiler açtım. Açtığım sergileri 30’a kadar saydım, sonra saymayı bıraktım” diye konuştu.
“Binanın diğer katlarını müze yapmaya karar verdim”
Haydar Durmuş, eserlerinin Trabzon’daki evinin çatı katında bulunduğunu ancak 2000 yılından sonra Arsin’de yaptırdığı üç katlı binaya taşıdığını belirterek, “Eserlerimin bir kısmını arkadaşlarıma verdim, bir kısmı da bende. Eşimle birlikte orta kata yerleştim ama binanın diğer katlarını da müze yapmaya karar verdim” sözlerini kullandı.
“4 binin üzerinde resmim var”
Yıllar içinde çevresindeki ressam arkadaşlarının yanı sıra Azerbaycan, Rus ve İranlı ressamlardan da takas yöntemiyle 250’yi aşkın eser topladığını dile getiren 3 çocuk, 7 torun sahibi Durmuş, evini, sanat evine dönüştürme fikri üzerinde çalıştığını aktardı.
Karadeniz Bölgesi’nin kendisine ilham kaynağı olduğunu vurgulayan Durmuş, şöyle devam etti:
“Renk ve biçim olarak çok zengin bir coğrafyamız var. Hiçbir resmi tabiatın karşısına geçip yapmadım. 2000 yılından sonra yaptığım resimleri kayıt altına aldım. Şimdiye kadar toplamda ne kadar resim yaptım onu da bilmiyorum. Yağlı boya ve akrilikle yaptığım büyüklü küçüklü 4 binin üzerinde resmim var. Ressamlardan topladığım eserler bunun dışında. Ayrıca sulu boya, ağaç baskıları, karikatürleri de kayıt altına almadım.”
“Resim beni dinlendiriyor”
Durmuş, evinin hemen hemen her bölümünde eserlerini sakladığını belirterek, şunları kaydetti:
“Resim yapayım da eserlerimi koyacak yer bulunur. Gerekirse yatak odama onları koyarım. Sağlığım el verdiği sürece çalışmaya devam edeceğim. Çünkü resim beni dinlendiriyor. COVID-19 dönemindeki yasaklarda da hem resim yaparak hem de bahçeyle ilgilenerek vakit geçirdim.”
Eserlerini, resmin değerini bilenlere verdiğini anlatan Durmuş, çalışmalarını 500 ila 10 bin lira arasında değişen fiyatlarla sattığını da sözlerine ekledi.
TRT
News
