Tabip örgütleri, Sağlık Bakanlığı tarafından, sözleşmeli bir hekim hakkında ortaya atılan iddialar nedeniyle sözleşmesinin tek taraflı feshedilmesi kararını büyük bir endişeyle karşıladıklarını bildirdi.

Tabipler Birliği, Tabipler Odası, Diş Tabipleri Odası ve Hekimler Sendikası’ndan yapılan ortak açıklamada, bu tür uygulamalarla, sağlık çalışanlarının kamuda ve özelde iş güvencesiz, sadece sözleşmeli çalışmasının çalışma huzurunu ve motivasyonunu ciddi şekilde zedelediğine işaret edildi.

Ortak açıklamada, kamuda, teşkilat yasalarıyla düzenlenmiş, Kamu Hizmeti Komisyonu’nca yapılacak sınavlarla atanma sonucu doldurulacak kadrolarda çalışma esasken, geçici süre kullanılması gereken sözleşmeli kadroların giderek kadrolu çalışmanın yerini almasının “siyasi bir tavır” haline geldiği kaydedildi.

Sözleşmeli çalışma sisteminin, hekimlerin iş güvencesi açısından önemli sorunlar barındırdığına dikkat çekilen açıklamada, şunlara değinildi:

“Siyasi iktidarın, idarenin takdir yetkisine dayalı yani keyfî fesihler, sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği ve etkinliği açısından olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Hekimlerimizin, yalnızca iddialar üzerine değil, adil ve hızlı bir yargılama süreci sonucunda değerlendirilmesi hukuk devletinde esastır.

İddiaların ciddiyetle araştırılması, ilgili dosyanın en ince ayrıntısına kadar bilirkişilerce incelenmesi ve tüm süreçlerin şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerekmektedir. Bu, hem sağlık çalışanlarının haklarının korunması hem de toplumun sağlık hizmetlerine olan güveninin sürdürülmesi ve hasta hakları açısından hayati öneme sahiptir.

Sağlık Bakanlığı’nı adil, şeffaf ve hukukî süreçlere uygun hareket etmeye, sağlık çalışanlarının iş güvencesini, çalışma huzuru ve motivasyonunu bozacak kararlardan kaçınmaya davet ederiz.

Hekimlerimizin ve tüm sağlık çalışanlarımızın haklarının korunması, toplum sağlığının korunmasıyla doğrudan ilişkilidir. Bu nedenle, Sağlık Bakanlığı’nı sorumlu ve adil davranmaya, sağlığı siyasetten arındırmaya davet ederiz.”