Kırsal Belenobası Mahallesi’nde yaşayan Mehmet Ali Emir, komşularının uyarısıyla orman yangınını öğrendiğini, aceleyle köyün yüksek kesimine çıkarak kendilerini kurtarmaya çalıştıklarını söyledi.
Sabaha karşı geri geldiklerinde evin yandığını ve alevlerin bitişikteki eve sıçradığını gördüklerini anlatan Emir, “Hayvanları dışarıya bırakmıştık ama ev tamamen tutuşmuş ve kullanılamaz hale gelmişti. Alevler hep yollarımızı kesti. Zor ulaştık buraya ama geç kaldık. Ev gözümün önünde 5 dakikada tamamen yandı. Nasıl olduğunu anlamadan yangın vurdu geçti” dedi.
Küllerin arasında Kur’an-ı Kerim bulundu
Emir, söndürme çalışmalarının ardından içeriye girdiğinde her şeyin kül olduğunu gördüğünü söyleyerek, “Kur’an-ı Kerim vardı, onu çok aradım. Pencerenin üzerinde yüksekteydi. Orada göremedim, her şey kül olmuş yerdeydi. Daha sonra buraya yardım için gelenler vardı. ‘İçeriye girin ve görün.’ dedim. Onlar içeriye girdiler ve küllerin arasında bir Kur’an-ı Kerim bulduklarını söylediler. Gösterdiler, Kur-an-ı Kerim yanmamış” sözlerini kullandı.
“İhtiyacımızı aldık, fazlasını almadık”
Evi yandığı için kız kardeşinin yanında kalmaya başlayan Emir, şunları söyledi:
“Devlet çok yardımcı oldu, asla bizi yalnız bırakmadı. Desteğin biri bitmeden diğeri geldi. Eve baktılar ve hasar kaydı yazdılar. Yiyecek, içecek, destek hiç bitmiyor. Bize her şeyi yağdırdılar. Günlük ihtiyacımızı veyahut yarınki ihtiyacımızı aldık, fazlasını almadık, öbür komşuya da gitsin dedik, herkese fazlasıyla gitti.”
TRT
